Dili Olsa Da
Kim susmuş ki boş laflardan, gereksiz lakırdıdan. Ölesiye korkun, Dili olsa da susmuşlardan. Kahırdan dilini yutanlar, bağırın belki duyarız...

Dili olsa da konuşsa bu gök
Şahit ki pişman açıp solduğuna
Gün ağarır iken
Boyandığı tüm duvarlarına
Batar iken ise dağıttığı ay damlalarına
Dili olsa da konuşsa şu Derya
Sahil ki kırılır her kayalarına
Kumsal ki savurur tüm kıyılara
Yorgun o çarparken kaybettiği her kimsesiz yağmurlara
Dili olsa da konuşsa
Bu ay
Bu gün güneş
Bu toprak, toprak üstü yeşil
Bu beton ağlar da dönemez kuma
Bu yıldızlar kaysa da sönemez suda
Bu çam ki hıncından kozalak doğurmuş
Bu bulutlar ki tükürür lanet duymadan
Bu zaman
Ah bu zaman ki bu zaman
Kahrolur başlayıp bitmeden
Gelmeden gitmeden
Dönmeden ölmeye
Övülür bitmez iken
Dili geçtim ,dini olsa bu yârin
Şiir ki kederden kalmaz yarım
Şair ki bıkmadan yaşar yarın
Kalmış gönül olmuş tek varım
Yoğum ise kağıda düşen tek kârım
Gönlü tuza bastıran ahım
Kızmam ekşi olmasına
Alıp da ateşe atmandır karın ağrım
Duymazsın yankı olmuş bağırırım
Deng olmuş kuşlara dağılırım
Duy ateşe köz veren canî
Yangın olsa anlamam
Ben şaşmış kendime bakarım
Tükenmiş iken gayrısına sabrım
Çarh-ı Saadet dört dönse de her anım
Bahtiyar kem kalır hem kalmaz
Dil ister ol lisan-ı baharım
Başka lisan bilmez ki bu zehir aklım
Yol û yordan olmaz, olmaz isen zamanın
Söyle yoksan yol ne arasın hüsn benim yanım
...